3 Kasım 2020 Salı

Atatürk Mason localarını kapattı mı?




Atatürk Mason localarını kapattı mı?

M.Kemal Atatürk mason mu?

(Fotoğraf: Bu resimler, M. Kemal Atatürk’ün mason olduğunu îtiraza mahal bırakmayacak bir şekilde göstermektedir)

M. Kemal, mason olmak için ilk başvurusunu, 1905 Kasım’ından 1907 Ekim’ine kadar görevli kaldığı Şam’da yapmıştır. Mimar Sinan dergisinde Semih Tezcan “Mim Kemal Öke ve Atatürkle Diyalogu” başlıklı makalesinde, Büyük Üstad Mustafa Hakkı Nalçacı’nın torunu Ümit Nalçacı’dan rivayeten, M. Kemal’in Şam’da görevliyken Mason olmak için yaptığı başvurunun kabul edilmediğini yazmaktadır.[5] “M. Kemal 13 Ekim 1907′de (Şamdaki görevini tamamlayarak) Selanik’e döner. 29 Ekim 1907′de İttihat ve Terakki Cemiyeti’ne girer. Üye alımları ya Ömer Naci’nin evinde, ya da mason locası `Macedonia Risorta´nın bekleme odasında yapılmaktadır. Ikinci mekanda subaylar önce tekris edilerek mason, sonra yemin ettirilerek Cemiyet üyesi yaptırılmaktaydı.”[6] diyen mason yazar Tamer Ayan, üye listelerinde yer alan isimlerden bazılarını sıraladıktan sonra bir sonraki sayfada konuyla ilgili değerlendirmesini şöyle yapmaktadır:

“Atatürk çevresindeki, hem ittihatçı, hem mason olan asker ve sivil arkadaşlarının etkisiyle, `önce mason, sonra ittihatçı´ kuralına uygun olarak önce `Macedonia Risorta´ locasında mason olmuş ve bunu takiben de Ittihat ve Terakki Cemiyeti’ne 1907 yılında 322 numara ile üye yapılmıştır.”[7]

Araştırmacı Bilal Şimşir, Türk Tarih Kurumu tarafından yayınlanan, “Ingiliz Gizli Belgeleri’nde Atatürk” adlı çalışmasında, 20 Ocak 1921 tarih ve sayı 35, Istanbul Genel Karargahı’ndaki General Harington’dan Ingiltere Savunma Bakanlığı’na gönderilen “Şifre Tel No:1,9821-Gizli” kayıtlı evrakta, M. Kemal hakkında derlenen bilgilerde;

“1907′de Selanik’e atanınca, Ittihat ve Terakki’ye ve İtalyan Mason Locası’na girdi”[8] denildiğini aktarmaktadır.

Tarih ve Din Araştırmaları Merkezi / K. Çandarlıoğlu

EKİM 1935 YILINDA ATATÜRK MASON LOCALARINI KAPATTIMI?

Mason Localarının kapanışından hemen önce,Meclis Başkanı Kazım Özalp Paşa,6 Bakan ve 60'ın üzerinde milletvekili Masondu.

İçişleri Bakanı Şükrü Kaya,Nazi ve Komünist ideolojilerinin her ikisininde ülkelerinde tantana ile Masonluğu kapattıklarını,bazı güçlerin Türkiye'de de Masonluğun kapatılmasını arzu ettiklerini,Halk Evlerinin dışında,Türk Ocakları dahil olmak üzere tüm derneklerin kapatıldığını,bu durumda artık masonluğun dernek olarak kendi kendini kapatmasının zamanı geldiğini söyleyince,Masonluk geçici kapanma yolunu seçerek uyku sürecine girdi.Ancak Yüksek Şura çalışmaya devam etti.Hatta kapanış döneminde 3 yeni Loca kurdu.O tarihlerde MİT'in bunu bilmemesi imkansızdı.

1948 yılında Masonluk yeniden faaliyete geçince,zamanında kanunla kapatılmadığı için,mahkeme kararı ile eski gayrı menkullerine yeniden kavuşabildi.

Atatürk başta mason içişleri bakanı ve 6 bakanı hükümette niye görevlendirdi? Bazıları diyebilirki haberi yoktu. Emrinin altında koskoca MİT var. MİT haber verir.Bu durumda göz yumduğuna göre Atatürk'te mason.Gelen tepkiler üzerine,Masonluk geçici kapanma yolunu seçerek 1948 yılına kadar uyku sürecine girdi.

İç İşleri Bakanı mason Şükrü Kaya'nın emriyle kapatıldığı iddia ediliyor. 
Bir mason localarını kapatırmı? Aslında kapatılmıyor Mason locaları ikinci dünya savaşının başlamasıyla kendi aldıkları bir kararla uyku sürecine giriyorlar. Masonlar kendi sitelerinde bu konuya ne diyorlar?

Büyük Loca’da kurulduğu 1909 yılından faaliyetlerine ara vermek zorunda kaldıkları 1935 yılına kadar sürmüştür.

Çalışmalara ara verilmesinden üç yıl kadar sonra, 1938 yılı Haziran ayında yeni Dernekler Kanunu çıkarılmasının ardından Masonların yeniden çalışmalara başlama arzusuyla 1938-1939 yıllarında üç loca oluşturdukları görülmektedir. Ancak İkinci Dünya Savaşı'nın başlaması bu locaların çalışmalara devam etmesine imkân vermemiştir.

İkinci Dünya Savaşı'nın Müttefiklerin üstünlüğü ile sona ereceğinin anlaşılmasıyla birlikte Batı dünyasında savaş sonrasıyla ilgili düzenlemeleri ve ilkeleri saptamayı hedefleyen konferansların yapıldığı görülür. Bu çerçevede Birleşmiş Milletler örgütünün oluşturulması ve bu örgüte hangi ülkelerin, hangi koşullarla alınacağı belirlenmeye başlanmıştır. Türkiye, hatırlanacağı üzere o tarihte Müttefiklerin yanında yer almaya karar vermiş olmasına mukabil çok partili demokratik bir ülke değildi. 1946’da çok partili hayata geçişin ardından diğer demokratik ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de de Masonluk faaliyete geçebilmiştir.

Ülke ve dünya konjonktüründeki gelişmelere uygun olarak 5 Şubat 1948'de Türkiye Mason Derneği kuruluş belgelerini İstanbul Valiliği’ne vermiş ve Türkiye’de Masonluk tekrar faaliyete geçmiştir. İstanbul’un ardından Aralık 1948'de İzmir, Ocak 1949'da Ankara şubeleri açılmıştır. 

https://www.mason.org.tr/turkiyede-masonlugun-tarihcesi?fbclid=IwAR0mjj-zhcHm-jiooVfcnCzj8cBmbYMqTIFPWE0htDADMjAvGeu0BmP1YQs

5 yorum:

  1. Yalan kim ölmüş? Bir tane belge olmadan 'aktardı' yaz geç nasıl olsa inanırlar. Benaroyas'ın “O sarı lider ortadan suret-i katiyetle kaldırılacaktır! Mefkûremize imha edici darbe vuranların akıbeti, feci şartlar altında ölümdür!” diyerek Mustafa Kemal'i zehirlediklerini niye yazmıyorsun? Sizin gibi vatan hainleri oldukça bu memleketin düşmana ihtiyacı yok.

    YanıtlaSil
  2. Burada da Mustafa Hakkı Nalça'cı denen köpeğin konuşması var.

    Atatürk’ün ani bir dönüşle mason cemiyetini kapatması bizi pek derin bir düşünceye sevk etmişti. İlk anlarda Kemal Atatürk’ü silahla ortadan kaldırmayı düşündük. Çünkü o, felsefemizin Türkiye’de yerleşme imkanlarını ortadan kaldırmıştı. Ancak doktorlarımız Atatürk’ün ölümünün ani oluşunu tehlikeli gördüklerinden, Kremlin’in isteği “ esrarengiz ve kendine göre esrar arz edecek ölüm” kararına uyduk. Mason biraderler cemiyetimizin kapatıldıktan sonra hiçbir şey olmamış gibi Onun her hareketini alkışladılar. Zamanla Onun etrafında bir çember vücuda getirdiler ki: Sarı Lider, kendiliğinden bu çemberin içine girip hayatını bize teslim etti. O zannetti ki; bütün muhalif ve muarızlarını tasfiye ve bertaraf ettiği gibi masonları da tasfiyeye tabi tutmaya muaffak olacaktır. Fakat asla! Bu sebeple kendisinin de ortadan kaldırılması son derece elzemdi.”

    Bu kim biliyor musun? Hani yukardaki yazında 'Büyük Üstad' diye yazdığın mason köpek!!!

    YanıtlaSil
  3. Bilge Kağan'dan Orhan Gazi'ye oradan Mustafa Kemal Atatürk'ün yaptığı TÜRK DURUŞU ne zamandan beri mason duruşu oldu? Toprağı kaynatsan olur mu şeker,cinsini .....

    YanıtlaSil
  4. MIT 1965 de kurulmusken, 1930lu yillarda kapanan localardan nasil haberdar oluyor?

    YanıtlaSil